SALDA GÖLÜ RANTA KURBAN EDİLEMEZ

SALDA GÖLÜ İHALESİNE KATILACAK YATIRIMCILARI VE İLGİLİ İDARELERİ UYARIYORUZ.

ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ İLAN EDİLEN SALDA GÖLÜ RANTA KURBAN EDİLEMEZ

 

Sit Alanı ve Özel Çevre Bölgesi olan Salda Gölü, her ölçekteki imar planları kesinleşmeden, nedeni açıklanamaz bir acelecilikle, kentsel tasarım projeleri ve yapılaşmaya ilişkin uygulama projeleri de yapılmadan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı TOKİ Başkanlığı tarafından 31.07.2019 tarihinde, Millet Bahçesi ve Millet Bahçesine ait Sosyal Donatıları ile Altyapı ve Çevre Düzenlemesi ihalesine çıkılmıştır.

 

Salda Gölünde Halen kesinleşmeyen ve askıda olan Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planın rekreasyon alanı ve Özel Proje alanı kararı getirilen alanlarda, yapılaşmaya ilişkin emsal E=0.20 olarak belirlenmiştir. Yine plan açıklama raporunda, alanda hangi yapıların yer alacağı belirtilmiş olup; sızdırmaz foseptikli tuvaletler, duş, soyunma kabinleri, büfe, satış birimleri, kafe, oturma alanı, mescit, yönetim birimi, kamping alanları, karavan alanları bungalov, mutfak, bulaşıkhane, kafe-bar, pastane, lokanta, çayhane, giriş kontrol birimleri, el sanatları ürünlerinin sergi ve satış üniteleri çatılı/çatısız piknik masaları vb. yapı ve tesisler ile otopark alanları yer alabileceği belirtilmiştir.

 

Yine Plan Raporunda; “Bu alanlarda önerilecek her türlü yapılaşma, bölgeye özgü karakter dikkate alınarak gerekli detay ve ölçeklerde kesit, görünüş perspektif ve üç boyutlu etütler doğrultusunda projelendirilecektir. …” denilmektedir.

 

Alana ilişkin kentsel tasarım projeleri ve uygulama projeleri hazırlanmadan ihaleye çıkılmıştır. İhaleye çıkılan alan 140.496 m²’dir. E=0.20 emsal ile alana, açık alan düzenlemeleri hariç 28100 m²kapalı alan yapılabilecektir ki Özel Çevre Koruma Alanı ilan edilen bu alan için çok yoğun bir yapılaşmadır.

 

Bu yoğun yapılaşma ve dolayısı ile burayı kullanacak olan insan yoğunluğu; Su Kuşları Yaşama Ortamı olarak Uluslararası öneme sahip Salda Gölü Çevresindeki Ekosistem, flora ve fauna büyük zarar görecektir.

 

Diğer yandan yapım ihalesine esas imar planları;

 

1-Bakanlıkça Özel Çevre Koruma Alanı ilanına ilişkin gerekçeleri Genel Özellikler başlığı altında; Salda Gölü, doğallık, görsellik ve biyolojik çeşitlilik özellikleriyle eşsiz ve etkileyici görünüme sahip bir alan olduğu, suyun berrak ve turkuaz renkli oluşu, alanı manzara açısından da eşsiz kıldığı belirtilmektedir

 

Neden Çevre Koruma Bölgesi başlığı altında da; “Salda Gölü, sosyokültürel yaşam bütünlüğünü koruyabilmiş, peyzaj özellikleri, endemik ve nesli tehlike altındaki türlerin barınma, beslenme ve üreme gibi hayati gereksinimlerini karşılayabileceği uygun yaşama şartlarına sahiptir. Alan sulak alan olması nedeniyle de biyolojik çeşitliliğin yüksek olduğu bir alandır. Bu kapsamda, bölgede 61 familyaya ait 301 sucul ve karasal bitki türü ile bu türler içinde tehlike sınıfı ve endemizm açısından 20 tür bulunmaktadır.

Jeolojik ve kimyasal özellikleri, barındırmış olduğu endemik türler ile Önemli Doğa Alanı ve Önemli Kuş Alanı kriterlerini sağlayan Uluslararası Doğayı Koruma Birliği (IUCN) tarafından koruma altına alınan kritik türlere ev sahipliği yapan Uluslararası ve Ulusal düzeyde öneme sahip bir alandır. Bölgede yapılan çalışmalar dünyada Mars gezegeninin yüzey özelliklerini (magnezyum yüklü beyaz kayalar) taşıyan dünyadaki iki bölgeden birinin Salda Gölü olduğunu göstermektedir.

 

Salda Gölü ve çevresinde sulak alan, dere, kumul, ibreli orman, ağaçlık, dağ bozkırı, kayalık, tarım gibi habitatlar mevcuttur. Salda Gölü’nün çevresindeki ibreli orman habitatları doğu bölümü hariç gölün tüm çevresinde olup kızılçam, karaçam ve boylu ardıçlar saf ve karışık ormanlar ile yer yer seyrek ormanlardan oluşmaktadır. Göl, Türkiye’nin en derin gölüdür. Aynı zamanda bazı su kuşu türlerinin belirli zamanlarda önemli miktardaki popülasyonlarını barındırmaktadır.

Salda Gölünün oldukça temiz, oligotrofik özellikte, az tuzlu ve yüksek alkalinite özellik göstermesi, gölün biyolojik çeşitliliği ve üretkenliği konusunda belirleyici etken olup, ekosistem dengesi hala bozulmamış bir göldür.  Jeolojik açıdan kapalı bir havza özelliğinde olması, gölün ekolojik özelliklerini önemli derecede belirlemiştir. Bu özellik gölün tür çeşitliliğini ve kullanım olanaklarını sınırlandırmakla birlikte; gölü istilacı ve yabancı türlerden koruyan bir kalkan özelliği de göstermektedir.

 

Kara ve göl alanı birlikte değerlendirildiğinde; sahip olduğu doğal, tarihi ve kültürel değerleri açısından çok önemli bir alandır.” denilmektedir.

 

Alan içerisinde yapılacak yapılar ve aşırı kullanım yükü, Günümüzde mevcut kullanımlardan ve uygulamalardan yola çıkarsak, iyi niyetle de olsa ziyaretçi sayısının artırılmasına yönelik Plan ve yapılacak olan ihale sonucu yapılacak aydınlatma, yol, otopark gibi altyapı tesisleri binlerce yıl içerisinde doğal olarak oluşmuş Salda Gölü ekosisteminin bozulmasına, çevre kirliliğine neden olacak, ayrıca gürültü ve ışık kirliliği sebebiyle, göl kıyılarında üreyen kuş popülasyonları ve kuş yavruları ile diğer canlılar üzerinde olumsuz sonuçlara neden olacak,  doğal yaşam ortamına ve sahip olduğu doğal, tarihi ve kültürel değerlere geri dönülmez zararlar verecek, bu önemdeki bir alan kaybedilecektir.

 

2-Üst ölçekli plan kararlarına aykırı olan alt ölçekli koruma amaçlı nazım ve uygulama imar planları daha askıdan inmeden ve planlar kesinleşmeden, alana yapılacak yapılara ilişkin kentsel tasarım ve mimari uygulama projeleri hazırlanmadan, ucu açık yapılaşma ihalesi ile alanın yapılaşmaya açılmasında, kamu yararı açısından vazgeçilmez ve kesin bir zorunluluk bulunmaması, alanı yapılaşmaya açan kararların ve bu kararlarla getirilen belirsiz kullanım türlerinin varlığı bitki örtüsüne, orman yapısına ve biyolojik çeşitliliğe zarar vereceği dolayısıyla planlama esaslarına ve kamu yararına uyarlık bulunmadığından hukuka aykırıdır.

 

3- Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca onanan Antalya–Burdur–Isparta Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planının Plan hükümlerinin 6.6. maddesinde; “Bu alanlar içerisinde bulunan hassas alanlar, orman alanları, tarım alanları, sulak alanlar,kumullar vb. alanları tehdit edici yönde ve yoğunlukta yapılaşma kararı getirilemez.” Denilmemesine karşın, uygulama imar planları ile Çevre Düzeni Plan kararlarına aykırı yoğun yapılaşma kararı ve kullanıcı sayısının artırılmasına yönelik kararlar alanı tehdit edici yönde ve yoğunluktadır. Bu nedenle yapılaşmaya ilişkin alt ölçekli plan kararları üst ölçekli plana aykırıdır.

 

4-Koruma Amaçlı İmar Planlarının; planlama alanının doğal özelliklerinin ve güzelliklerinin korunması amacıyla yapılması gerekirken, alanda yapılacak yapılara ilişkin plan kararlarının korumaya değil rant amacıyla yapılmış olduğu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı TOKİ Başkanlığı’nın ihale ilanı, İşin Niteliği, türü ve miktar; “140.496,07 m² Alanda Millet Bahçesi Genel Altyapı İşleri ve Rekreasyon Alanları İle Millet Bahçesine Ait Sosyal Donatıları Yapımı İşi.” olarak açıklanmış olup, alana ilişkin yukarıda açıklanan yapılabilecek yapılar dikkate alındığında, planların ve ihalenin açıkça korumaya yönelik değil ranta yönelik olduğu görülmektedir.

 

4-Salda Gölü’nde Millet Bahçesi yapma hedefi her şeyden önce Millet Bahçesi’nin tanımına ve amaçlarına uymamaktadır.

 

Millet Bahçeleri, Salda Gölü gibi zaten güncel haliyle doğa harikası olan alanlarda değil, rant uğruna betonlaşan ve bu nedenle nefes alamayan yoğun şehir merkezlerinde, nefes alacak alanlar tasarlayarak kamu yararı oluşturmak hedefiyle ortaya çıkmıştır. Salda Gölü’nde Millet Bahçesi düzenlemesi yapmak kamu yararı oluşturmadığı gibi “antropojenik (insan faaliyetleri sonucunda meydana gelen) baskıyı” arttıracağından göl üzerinde ve çevresinde olumsuz etkilere yol açacaktır. Bu günkü haliyle de yeterli denetim olmadığı için yaz tatillerde artan ziyaretçilerin çevreye karşı duyarsız tutumları nedeniyle göl ve çevresi kirlenmektedir. Festival düzenlemelerine olanak tanıyacak, insan eliyle yapılacak peyzaj düzenlemeleri ve yapılaşmaya yönelik millet bahçesi projesi ile anlık insan yoğunluğu artacak, böylece göl ve çevresinde daha fazla kirlenme gerçekleşecek, çevresi ve ekosistem olumsuz etkilenecektir.

 

 

Değerli basınımız aracılığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı TOKİ Başkanlığı’na bir çağrı yapıyoruz;

 

Salda Gölü'nün, korunarak gelecek kuşaklara aktarılması gerekirken; festivallerin de düzenlenebileceği millet bahçesi projesi önemli bir doğal değerimiz olan Salda Gölü’nü, çevresini ve ekosistemini olumsuz etkileyeceği, bu etkinin geri dönüşü olmadığı, hatta ülkemizin bu eşsiz doğal değerinin süreç içerisinde yok olmasına neden olacağı göz ardı edilmemelidir.

 

Salda Gölü gibi bir doğal güzelliğin korunması hepimizin sorumluluğundadır. Bu toplumsal sorumluluk anlayışı uyarınca 11 Şubat 2019 tarihinde Tespit, Sorunlar ve Çözüm Önerilerimize ilişkin yapmış olduğumuz çağrı ve basın açıklamamız ilgili idarelerce dikkate alınmamıştır. Çağrımızı tekrar ediyoruz; gölün yok olmasına neden olacak bu tür proje ve uygulamalardan vazgeçilmelidir. Vazgeçilmelidir ki, doğa "doğal" kalsın ve bu güzellikleri gelecek kuşaklara aktarabilsin. Çünkü bu güzellikler bize dedelerimizden miras değil, torunlarımızın emanetidir. Rant uğruna tahrip ederek emanete ihanet edilmemelidir.

 

Bir çağrı da ihaleye katılacak olan yatırımcılara yapıyoruz, Mimarlar Odası olarak, Salda gölü ekosistemine zarar verecek, çevresel kirliliğe neden olacak rant projesi ihalesinin iptali istemiyle dava açılmış olup, halen askıda olan imar planlarının askıdan inmesinden sonra iptali istemiyle yargıya başvuracağımızdan, yargı yerince projenin ve imar planlarının iptali halinde mağdur duruma düşülmemesi için ihaleye katılınmaması halkımız adına beklentimizdir.

 

Değerli basınımız aracılığı ile halkımızın bilgisine sunarız.

 

MİMARLAR ODASI ANTALYA ŞUBESİ

 

(İhalenin iptaline ilişkin dava dilekçesine ulaşmak için tıklayınız.)